Fonksiyonel Gelir Dağılımı Açısından:
Gelir dağılımı, G.S.M.H. ‘nın ücret, kar, faiz ve rant gibi belli başlı dört gelir grubuna bölünmesi ya da dağılmasıdır. Buradaki gelir dağılımı kavramından kastedilen kişisel gelirdağılımı değil, fonksiyonel gelir dağılımıdır. Emeğin karşılığı olan ücretin Milli Gelirden adil pay alması , toplumların sosyal adalet ve sosyal huzuru sağlamaları açısından önem arzetmektedir. Bu pay ücretler lehine ne kadar fazla olursa sosyal adalet ve huzurun tesisi de o kadar kolay sağlanacaktır.
Ücretlerin Milli Gelirdeki payının arzettiği önem, Konunun sendikalar tarafından sık sık ele alınmasına yol açmıştır. Bu itibarla sendikalar toplu sözleşme çalışmalarında bu hususu önemle dile getirmektedirler.
Fonksiyonel gelir dağılımı konusunda Türkiye genelinde bilgi veren tek kaynak DİE tarafndan yapılan 1987 yılı Hanehalkı Gelir ve Tükelim Harcamaları Anketidir. Söz konusu ankete göre 1987 yılında toplam hanehalkı kullanılabilir gelirinin gelir türleri itibariyle oransal dağılımı ortaya çıkmıştır. Buna göre gelir türleri itibariyle Maaş, ücret ve yevmiye geliri % 24.07; Tarım geliri % 22,83; Ticaret geliri % 13.08; Hizmet geliri % 7.30; Tarım dışı üretim geliri % 8, 24 ; Gayrimenkul geliri % 11 , 84; menkul kıymet geliri % 1.82; Devletten özel teşebbüsten veya dış alemden tek taraflı transferler % 10,82 oranında tespit olunmuştur. (24)