Temel olarak tüm alacaklar temlik edilebilir…
Lakin bazı alacaklar niteliklerinden dolayı temlik edilemezler…
Temlik edilemeyen alacaklara geçmeden önce temlik nedir bu konuya değinelim…..
“Temlik” mülk olarak verme , bir hakkın diğer bir kişiye devredilmesidir. Alacağın temliki alacaklı ile üçüncü kişi arasında karşılıklı iradelerin uyuşması ile ,tek tarafa kazandırıcı , ivazlı ya da ivazsız (yani para gibi bedelli ya da bedelsiz) yapılabilen , şekle bağlı , genel olarak borçlunun rızasının aranmadığı(istisnai durumlar hariç:kanun,sözleşme,işin niteliği) bir tasarruf işlemidir. Alacağın temlikinin yazılı yapılması gerekmekle birlikte “temlik verme sözü” şekle tabi değildir.
Şekil Şartı(yeniB.K. 184):
Alacağın temliki işlemi yazılı yapılmak zorundadır. Temlik senedinde bulunması gerekenler:
-Açık bir şekilde belirtilen alacak
-Temlik eden
-Açık bir şekilde temlik etme iradesi
-Temlik edenin imzası bulunmalıdır. Temlik edilenin imzası şekil şartından değildir.
Temlik tarihi , yeri , alacağın miktarı belirtilmesi şart olan unsurlar değildir. Bununla birlikte şekil şartından olmasa bile işlem tarihinin yazılmasında fayda vardır. Birden fazla yapılan temliklerde tarih sayesinde işlem sırası ve buna bağlı hak tespiti yapıldığı için önem taşımaktadır. Temlik senedinde tarih atılmamış ama notere onaylatılmışsa , buna ilişkin yatırılan harç makbuzundaki tarih temlik tarihi olarak kabul edilir. Alacağın temliki bir sözleşme olduğundan , temlik yeri sözleşme yeri olacağından herhangi bir ihtilaf halinde davanın açılacağı yer mahkemesi tayini konusunda , somut duruma göre , temlik yerini belirtmek faydalı olabilir.
Temlik kanundan ya da mahkeme kararından kaynaklanıyorsa şekil şartı aranmadığı gibi alacaklının rızası da aranmaz ve üçüncü kişilere karşı ileri sürülebilir.(yeniB.K.185).
Temlik Konusu:
–Tüm alacaklar temlik konusu olabilir ; fakat (Yeni B.K. 183. Maddesi) “kanun,sözleşme ve işin niteliğinin uygun olması gerektiği hususları gözetilerek. Bununla birlikte alacağın temliki bir hukuki işlem olduğundan genel hüküm gereğince temlik konusu alacak kamu düzenine , genel ahlaka , kişilik haklarına aykırı olamaz.
-Eğer alacak bölünebilir nitelikteyse kısmi temlik de yapılabilir.
-Bir alacağın temlike konu olabilmesi için temlik edenin tasarrufunda bulunması gerekir. Henüz var olmayan bir alacağın temliki mümkündür. Bu işlem temlik vaadi olarak kabul edilebilir.
Temliğin Hükümleri:
–Temlik eden alacağı devretme borcu altına girmiş olur.
-Temlik genel olarak borçlunun rızasının aranmadığı bir işlemdir. Fakat borçlunun iyiniyetle borcunu ödeyip borçtan kurtularak temlik alanın mağdur olmasının önüne geçmek için borçluya temlik işleminin haber verilmesi geremektedir. Aksi halde temlik alan borçluya alacağı için başvuramaz , borçlu iyiniyetle borcunu ifa etmiş , böylece borçtan kurtulmuş olur ve buna dair itirazını ileri sürebilir(yeni B.K.186). Ayrıca eğer alacağın kime ait olduğuna dair çekişmeli bir durum varsa borçlu borcunu ifadan kaçınıp , mahkeme tarafından belirlenen tevdi yerine borcunu yatırarak borçtan kurtulabilir(yeni B.K. 187). Fakat çekişmeye dair mahkemeden henüz bağlayıcı bir sonuç çıkmamış ve borç muaccel olmuşsa , her bir alacaklı borluyu ifaya zorlayabilir(yeni B.K. 187 devamı).
-Borçlunun önceki alacaklıya karşı savunmaları temlik edilene karşı da iler isürebilir : Zamanaşımı def’i , ibra…
-Borçlu takas isteyebilir(yeni B.K. 188). Şartları:
<Borçlu kendi alacağı henüz muaccel değil ama temlik işleminden önce ya da en geç temlik işlemi tarihinde muaccel olmuşsa borcu ile takas edebilir.
-Alacağın temliki ile alacağa bağlı fer’i haklar da geçer , buna faiz de dahildir. Bir istisnası vardır: Kişiye özgü haklar geçmez.(yeni B.K. 189)
-Alacağın temliki ile alacağa ilişkin bilgi ve belgeler temlik edilene verilmekle yükümlüdür.(yeni B.K. 190)
Alacağın Temlikinde Garanti ve Kapsamı:
-İvazsız yani bir edim karşılığı yaplmayan veya kanun gereği olan temliklerde alacaklıya yükletilecek bir garanti yoktur.
-İvazlı yani bir edim karşılığı yapılan temlikler de temlik eden işlem sırasında alacağın ve borçlunun ödeme gücünün var olduğunu garanti etmiş olduğu kabul edilir(yeni B.K.191).Garanti kapsamı şöyledir(yeni B.K.193):
“1. İfa ettiği karşı edimin faizi ile birlikte geri verilmesini.
2. Devrin sebep olduğu giderleri.
3. Borçluya karşı devraldığı alacağı elde etmek için yaptığı ve sonuçsuz girişimlerin yol açtığı giderleri.
4. Devreden kusursuzluğunu ispat etmedikçe uğradığı diğer zararlarını.”
-Alacaklı borcuna karşılık bir alacağını temlik ediyorsa , söz konusu miktarın belirtilmesi gerekir. Şayet belirtilmemişse , temlik alan borçludan aldığı ya da gerekli özeni gösterseydi alabileceği miktarı alacağından mahsup eder.
Temlik konusuna kısaca değindikten sonra; temliki yasak olan hususlara göz atalım….
1-Yenilik doğuran haklar kural olarak devredilemez.Bunlar alacak gibi belirli bir edime değil, borç ilişkine bağlı bir haktır.Münferit alacak ve borçla ilgili olmadığı için devredilemez.Fakat bunlar hakkında da alacağın temlik mahiyetleri uygun olduğu takdirde kıyas yoluyla uygulanabilir. Örneğin ön alım geri alım hakları.
2-Satımda ayıba karşı tekeffülden doğan haklarda devredilemez.Ancak kullanıldıktan sonra devredilebilir.Satım sözleşmesinden dönme hakkı kullanıldıktan sonra ancak tazminat isteme hakkı devredilebilir.Yani tazminat alacağı gerçekleştikten sonra devredilebilir.
3-MK md 25/4 e göre manevi tazminat istemi karşı tarafça kabul edilmiş olmadıkça devredilemez.Bu hüküm tüm manevi tazminat davalarında uygulama alanı bulur.
4-Ürün kiralarında kiracının hakkını devretmesi engellenmiştir.Keza ariyet alan kişide bunun kullanılmasını başkasına devredemez.
5- Ölünceye kadar bakma sözleşmelerinde bakım alacaklısı alacak hakkını başkasına devredemez.
6- Kamu hukukundan kaynaklanan alacaklarında temliki mümkün değildir.
7- Rekabet yasağına uyulması isteme hakkı devredilemez.
8- Vekalet veren kimsenin vekilden işin görülmesini isteme hakkıda devredilemez.
9- Nafaka alağı alacaklısının hakkı da devredilemez.kaynak:http://ankarahukukcular.blogspot.com, https://gulsenyerli.wordpress.com