“TAŞERON ÇÖZÜLÜRKEN,
SOSYAL DİYALOG GÖZARDI EDİLMEMELİ,
KAMUDA YENİ BİR KARMAŞA YARATILMAMALI”
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut ARSLAN, taşeron konusunun çözümü konusunda atılan adımı olumlu bulduğunu, ancak şuana kadar yapılan açıklamalardan anlaşıldığı kadarıyla düzenlemenin kamuda yeni bir karmaşa yaratacak nitelikte olduğunu söyledi. ARSLAN, “Kamuda kangren haline gelen taşeron sorununa çözüm ararken, yeni bir karmaşa yaratılmamalıdır. Sorunlar ve çözümler bizimle birlikte sosyal diyalog yoluyla tartışılmalı ve kararlaştırılmalıdır” dedi.
ARSLAN, “HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, önerinin şekillenmesinde yer almak istiyor, açıklanan bu öneri kapsamında taşeron işçilerle birlikte mevsimlik ve geçici işçilerin durumunun da çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, başta taşeron işçiler olmak üzere geçici ve mevsimlik işçilerin kadro sorununun çözümü konusunda her platformda bu işin takipçisi olacağımızı ifade etmek istiyoruz” dedi.
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, Başbakan Prof. Dr. Ahmet Davutoğlu tarafından açıklanan taşeron işçilere kadro düzenlemesine ilişkin şu değerlendirmelerde bulundu.
“Başbakan Sayın Ahmet Davutoğlu, 22 Mart 2016 tarihli AK Parti TBMM Grup Toplantısında asıl iş-yardımcı iş ayrımı yapılmadan kamuda taşeron olarak çalışan bütün işçilerin kadroya alınacağı müjdesini vermiştir. Söz konusu açıklama, HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, öteden beri dile getirdiğimiz “taşeron sisteminin sürdürülebilir olmadığı” ve “taşeron sisteminin iflas ettiğine” yönelik tespitlerimizin haklılığının teyidi olmuştur. Konfederasyonumuzun kapsamlı ve haklı mücadelesinin sonunda nihai olarak da Başbakanımızın “Dışarda kalan tek bir taşeron işçisi kalmayacak” yönündeki açıklamaları da kamuda taşeron anlayışı ve sisteminden vazgeçilmesi önemli bir gelişme olmuştur.
Toplumun birçok kesimini derinden ilgilendiren taşeron sorununa ilişkin Sayın Başbakan tarafından açıklanan “kadro müjdesini” büyük bir memnuniyetle karşılamakla birlikte, Sayın Başbakanın açıklamasının ardından Sayın Maliye Bakanı tarafından yapılan açıklamalar, büyük bir kafa karışıklığına ve üzüntüye sebep olmuştur. İşçi mi memur mu tam belli olmayan arada bir yerde statü ile karşı karşıya kalan taşeron çalışanların umutları ve heyecanları büyük ölçüde törpülenmiştir.
Kamu reformundan ve kamudaki 4A, 4B, 4C, 657 gibi statü farklılıklarının ortadan kaldırılmasına yönelik çalışmaların tartışıldığı bir dönemde, taşeron çalışanlar için kamuda yeni bir statü oluşturulmaya çalışılmasını üzüntüyle karşılıyoruz. Sistemin bu şekilde hayata geçmesi durumunda var olan sorunlara yeni bir sorun daha ilave edilmiş olacaktır. Sistemin Maliye Bakanı’nın açıkladığı şekilde hayata geçirilmesi durumunda taşeron çalışanlar, sosyal güvenlik ve emeklilik hakları işçi olarak devam edecek, ancak ücret zamları konusunda da devlet memurlarına yapılan zamlar dikkate alınacak.
Çalışanların serbest toplu sözleşme hakları ve ikramiye gibi sosyal hakları ellerinden alınırken, işçi mi memur mu tam belli olmayan arada bir statü getiriliyor. Kamuda 4C gibi statülerden kaynaklanan sorunlarımız varken, yeni bir sorun alanını da maalesef buraya ilave etmiş oluyoruz. Taşeron işçilere yönelik kararlar alınırken, taşeronları örgütleyen Konfederasyonlarla görüşülmemesini büyük bir sosyal diyalog eksikliği olarak görüyoruz.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, taşeron sorununun çözümü için büyük bir mücadele yürüttük. Sayıları dahi net olarak bilinemeyen taşeron işçilerinin yaşadıkları sorunlar ve uğramış oldukları haksızlıkların çözümü konusunda Cumhurbaşkanımız, Başbakanımız, Bakanlarımızla görüşmeler yaptık, raporlar sunduk.
HAK-İŞ’e bağlı Sendikalarımız, 25 Ocak 2014 tarihinde Ankara’da Türkiye’nin her yerinden gelen yaklaşık 5 bine yakın taşeron işçisi ile bir kampanya başlattı. “Seni sendika korur. Hakkın bize emanet” teması üzerinden başlatılan kampanya ile bütün Türkiye’de çalışanların yoğun bir şekilde E-devlet üzerinden sendikalarımıza üye olmalarını sağladık.
HAK-İŞ olarak, Türkiye’de bir ilk niteliği taşıyan 27 ilde, 9 işkolunda, 85 işyerinde toplam 5.250 kamu taşeron işçisi ile yüz yüze görüşme/anket uygulaması ile gerçekleştirilen “Taşeron İşçisi Gerçeği” araştırması yaptık.
Konfederasyonumuz ve sendikalarımızın yürüttüğü çalışmalar sonucunda taşeron işçilerin örgütlenmelerinin önü açılmış ve toplu iş sözleşmesi hakkına kavuşmuş, başta kıdem tazminatı hakları olmak üzere pek çok hakları garanti altına alınmıştır.
“GEÇİCİ VE MEVSİMLİK İŞÇİLERİN SORUNLARI ÇÖZÜME KAVUŞTURULMALI”
Taşeron işçilerin kadroya alınması konusunda yürütülen çalışmalar neticesinde önemli bir aşamaya gelinmiştir. Ancak şuana kadar yapılan açıklamalardan anlaşıldığı kadarıyla düzenlemenin kamuda yeni bir karmaşa yaratacak nitelikte olduğu görülmektedir. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, kamuda kangren haline gelen taşeron sorununa çözüm ararken, yeni bir karmaşa yaratılmaması gerektiğine inanıyoruz.
Çalışma hayatının temel sorunları ele alınıp, projeler üretilirken sosyal diyalog ıskalanmamalıdır. 64. Hükümet işbaşına geldikten sonra Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı nezdinde sorunlar sosyal diyalog mekanizmalarında masaya yatırılmıştır. Ancak çözüm önerisi nihai noktada Hükümet tarafından tek taraflı bir şekilde ortaya koyulmuştur.
HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, önerinin şekillenmesinde yer almak istiyor, açıklanan bu öneri kapsamında taşeron işçilerle birlikte mevsimlik ve geçici işçilerin durumunun da çözüme kavuşturulmasını talep ediyoruz. Öncelikli olarak taşeron işçilerin toplu iş sözleşmelerinin bir an önce anlaşma ile sonuçlanmasını istiyoruz. Çünkü taşeronlarla toplu iş sözleşmesinin imzalanması, sürecin sağlam temelde gelişimini sağlayacaktır. HAK-İŞ Konfederasyonu olarak, başta taşeron işçiler olmak üzere geçici ve mevsimlik işçilerin kadro sorununun çözümü konusunda her platformda bu işin takipçisi olacağımızı ifade etmek istiyoruz.”