Geleneksel Denetim Teknikleri
Denetim tekniği kavramı kısaca, denetlenen işletmenin iş ve işlemlerinin denetim amacına bağlı olarak önceden belirlenen kıstaslara, kural ve ilkelere, standartlara veya yasal düzenleme ve benzeri hususlara uygun olup olmadığının, gerçek durumu yansıtıp yansıtmadığının, güvenilir olup olmadığının, tespiti amacıyla, denetim faaliyetlerinin etkin, hatasız şekilde uygulanması denetim sonuçlarına en kısa şekilde ulaşılmasını sağlamak amacıyla uygulanan sayım ve envanter, belge incelemesi, bilgi toplama, gözlem, doğrulama, karşılaştırma, puantaj, analitik inceleme gibi işlemlerdir, şeklinde tanımlanabilir.
Denetimdeki temel amaç gerçek durumun tespiti ve olması gereken ile farklılıklarını bir şekilde ortaya koymak ve olumsuz noktaları eleştiri konusu yapmaktır. Ancak mevcut durumu ortaya koymak sanıldığı kadar kolay da değildir. Zira işletme faaliyetlerine ilişkin yüzlerce hatta binlerce işlem ve belgenin birkaç adımda kontrol altında tutulması mümkün olmadığı gibi zaman, kaynak ve işgücü bakımından bütün bu işlemlerin teker teker yeniden ele alınarak tekrar kayıtlar üzerinde tüm detaylarıyla birlikte incelenmesi de mümkün değildir. Kaldı ki sadece kayıt belgeler üzerinde yapılacak kaydi incelemeler de ne kadar detaya inilirse inilsin her zaman sağlıklı sonuç vermeyebilecektir. Bu itibarla denetçi denetim süreci boyunca zaman, işgücü ve kaynak israfını da önleyecek denetime yönelik işlemleri belirleyerek uygulamak zorundadır. Örneğin nakit denetiminde tüm belgelerinin doğruluğunun sağlanması yerine iş ve işlem hacmine bağlı olarak belirli aralıklarla kasa sayımları, karşılaştırma ve puantaj yahut stok hareketlerinde belirli aralıklarla fiili ve kaydi envanter, karşılaştırma, belge incelemesi gibi teknikler uygulayabilecektir. [1]
Gerçekte denetim sürecinde yapılan her işlem bir denetim tekniğine dayanır. Bu nedenle denetim sürecine ilişkin sayım, envanter, karşılaştırma ve puantaj, belge incelemesi ayrı birer denetim tekniğidir. Denetim tekniğinin amacı yeterli ve güvenilir sayıda denetim delili toplamak, denetlenen işletme ile ilgili denetim görüşünü oluşturmaya yetecek bilgi ve kanaat sahibi olmaya yöneliktir. Buna paralel olarak denetimde uygun tekniklerin kullanılması işgücü, zaman ve kaynakların etkin kullanımını sağlarken hata ve unutma riskini asgariye indirecektir.
Günümüzde bir çok kuruluş kendi denetim tekniklerini yazılı olarak belirlemiş ve bunları geliştirme konusunda çalışmalar yapmaktadırlar. Örneğin Sermaye Piyasası Kurulu 16 seri /sıra numaralı Genel Tebliğinde belirlemiştir. Bu tebliğde SPK denetçilerinin; bağımsız denetim programı yürütürlerken yeterli ve gerekli sayıda denetim kanıtını hangi (ve benzeri) tekniklerle toplayacakları belirlenmiştir. Aynı şekilde 3568 sayılı kanuna bağlı olarak çıkarılan “Yeminli Mali Müşavirlerin Tasdik Edecekleri Belgeler, Tasdik Konuları, Tasdike ilişkin usul ve Esaslar Hakkında Yönetmelikte” ise yeminli mali müşavirlerce uygulanacak denetim teknikleri SPK tebliğine paralel bir şekilde açıklanmıştır.
3568 sayılı Kanunun 12 nci maddesi hükmüne dayanılarak hazırlanan bu yönetmeliğin 15 inci “Denetim Teknikleri” başlıklı maddesinde;