Enflasyon vergisi, devletin bütçe açıklarını para basımı ile finanse etmesinin enflasyona yol açması nedeniyle kişilerin ellerindeki paranın satın alma gücünün tıpkı devlete vergi vermeleri durumundaki gibi azalmasıdır.
Senyoraj (senyoraj geliri) devletin para basma hakkını elinde bulundurması neticesinde elde ettiği gelirdir.
Bir çeşit kelime oyunu. esasında böyle bir vergi yoktur, yani kdv, ötv gibi kanunla koyulmuş maliye tarafından toplanan bir vergi değildir. eğer devlet harcamalarını para basarak finanse ediyorsa enflasyon yaratır ve vatandaşları enflasyon oranında fakirleşir. vatandaşların enflasyon nedeniyle uğradıkları reel gelir kaybı enflasyon vergisi olarak adlandırılır.
Enflasyon vergisi : Bir ülkede hükümet harcamalarını vergilerle değil de para basarak finanse ederse,enflasyona ve böylece kişilerin cüzdanlarındaki paranın satın alma gücünün azalmasına yol açar.Dolayısıyla da hükümetin para basarak yaptığı harcamaların bedelini satın alma gücü azalmış kişiler öder.Bir başka deyişle hükümet para basmak suretiyle yol açtığı enflasyon üzerinden sanki (cüzdanlardaki paranın satın alma gücündeki azalma kadar) bir vergi almış olur.Böylece hükümetin para basarak enflasyon üzerinden elde ettiği gelire enflasyon vergisi denir.(Tek cümle ile ifade etmek gerekirse;devletin para basarak enflasyona yol açması nedeniyle kişilerin reel gelirlerinin azalması ve bu azalışın devlete gelir olması.)
Paranın nominal değeri ile basım maliyeti arasındaki fark senyoraj geliri olarak isimlendirilmektedir.
Devletin para basma neticesnde üretim karşılığı olmaksızın gelir elde etmesi, üretilmiş kıymetlere karşılıksız ortak olması anlamına gelmektedir. Karşılıksız bu ortaklık neticesinde birileri de gelir kaybetmemketdir ki; basılan para neticesinde dolaşımdaki para bollaşmadan dolayı belirli miktarda değer kaybedecektir. Dolayısı ile cebinde para olanlar, devlete hissetmeselerde kaynak aktarmış olacaklardır. Buna da enflasyon vergisi denilmektedir.
Netice itibariyle, devletin para basarak enflasyon vergisi aracılığı ile gelir elde etmesi senyoraj olarak isimlendirilir.
Senyoraj Nedir, Senyoraj Teorisi
Senyoraj Kavramının Ortaya Çıkışı
Seignorage veya Türkçe karşığı “hükümranlık hakkı”, devletin para basarak harcamalarını finanse etmesi sonucu fiyat endekslerindeki yükselmenin devamlılık kazanarak bir enflasyon vergisi haline dönüşmesi olarak tanımlanmaktadır.
Senyoraj kelimesinin ortaya çıkışı ortaçağda olmuştur. Bu çağın feodal yapısı içerisinde senyörlüklerde (derebeyliklerinde) senyörlerin hükümranlıklarından dolayı vergi toplama ve para basma hakları senyoraj olarak bilinmektedir.
Bu uygulama ile para miktarındaki artış fiyatlarda yükselmeye neden olmuştur. Fiyatlardaki artış sonucu senyoraj avantajı ortadan kalkana kadar değer düşürmeye devam etmek anlamlı bir davranış olmaktaydı. Senyoraj gelirinin ortadan kalkma süresi yapılan işlem sıklığına ve ekonominin dışa açıklığına bağlıdır. Bu işlem ne kadar sık tekrarlanırsa ve ekonominin dışa açıklığı ne kadar artarsa fiyatların uyum sürecide o kadar kısalacaktır.
Kıymetli madenlerden yapılmış paraların kullanıldığı dönemde senyoraj geliri elde etme, paranın içindeki kıymetli maden miktarını azaltarak gerçekleştirilmekteydi.
Metal paranın kullanıldığı dönemlerde kıymetli maden üretiminin sınırlı oluşu, para arzı üzerinde birkısıt oluşturmakta bu da gelişen ekonomilerin ve dünya ticaretinin ihtiyaçlarına cevap vermekten uzak kalmasına yol açmaktaydı. Bu anlamda kağıt para uygulamasına geçiş 17’nci yüzyıldan itibaren başlamıştır. Bu geçişin ülke idarecileri açısından avantajı, para arzının para basımı yoluyla daha kolay arttırılmasına imkan taşımasıydı.
Osmanlı İmparatorluğunda kağıt para olarak kullanılan Kaime, aşırı derecede basılarak piyasaya sürüldüğü için baştan halkın güvenini kazanamamış ve etkin bir kağıt para kullanımı gerçekleştirmemiştir.
Kısaca belirtmek gerekirse; enflasyon vergisi;
Enflasyon Vergisi Nedir?
Para, parayı basan açısından yükümlülük, elinde tutanlar açısından varlıktır. Enflasyon, paranın satın alma gücünü düşürdüğü için parayı ihraç eden devletin yükümlülüğünü, parayı elde tutanların ise varlığını reel olarak azaltır. Bu anlamı ile enflasyon, gelir elde eden açısından vergi özelliği taşımakta, dolayısıyla vergi gibi satın alma gücünün devlete transferine neden olmaktadır.
Özetle söylemek gerekirse enflasyon vergisi, elinde para bulunduranların fiyatlardaki artıştan dolayı satın alma güçlerinin, devlet açısından ise borç vb gibi yükümlülüklerinin azalması demektir. Düşük gelirli kesim parayı faiz ve benzeri finansal araçlara yatıramayıp yalnızca harcamalarında kullandığından dolayı enflasyondan doğrudan etkilenir. Oysa yüksek gelirli kesimin elindeki para enflasyona paralel olarak finansal araçların nominal getirisinin artmasıyla değerini korur. Fiyatları doğru belirleyemeyenler enflasyon vergisine maruz kalır. Örneğin, iş sözleşmesi yapan bir işçi belli bir aylık ücret üzerinden işverenle anlaşır bu anlaşma sırasında gelecekteki enflasyonu da dikkate alır. Enflasyon beklenenden yüksek olursa enflasyonu yanlış fiyatladığı için enflasyon vergisine maruz kalır.
kaynak:vergidosyası.com, mahfieğilmez.com,alonot.com, wikipedia.com