Denetçi statüsüne göre denetim üçe ayrılır. Bunlar; iç denetim, kamu denetimi ve bağımsız denetimdir.
a- İç Denetim:
İç denetim, işletmeye bağımlı olarak çalışan iç denetçiler tarafından yapılan denetimdir. İç denetimin sonuçları işletme yönetimine sunulur. İç denetim, amacına göre üç farklı boyutta yürütülebilir. İç denetim; mali tablolar denetimi, uygunluk denetimi veya faaliyet denetimi şeklinde yapılabilir.
İç denetimin amacı; işletmede yapılan hata, hile ve yolsuzlukları ortaya çıkarmak ve önlemek, işletme faaliyetlerinin etkinlik ve verimliliğini değerlemek, işletme faaliyetlerinin işletmenin kısa ve uzun vadeli hedeflerine ve ilgili yasal düzenlemelere uygunluğunu belirlemek, işletme çıkarlarını işletme personeline karşı korumak ve işletme yönetimine önerilerde bulunarak yardımcı olmaktır.
Kısaca iç denetim, işletmede gerçekleştirilen mali ve mali olmayan tüm işlemlerin denetimi ve değerlemesi ile uğraşır. İşletmede iç denetimin amaçlarına uygun ve etkin olarak yapılıyor olması, kamu denetçilerinin ve bağımsız denetçilerin de işini kolaylaştıracaktır.
Kamu denetimi, kamu kurum ve kuruluşlarına bağlı denetim elemanları tarafından, kamu kurum ve kuruluşları ile özel sektöre yönelik olarak yapılan denetimlerdir. Maliye Bakanlığı denetim elemanlarının vergi denetimi, Bankalar Yeminli Murakıplarının bankaları denetimi, Sayıştay’ın yaptığı kamu harcamalarının hukuka uygunluk denetimi, kamu denetimine örnek olarak verilebilir.
Kamu denetimi, genelde hukuka uygunluk denetimi ve finansal denetim (mali tablolar denetimi) şeklinde yapılmakla birlikte, son yıllarda performans denetimi ve verimlilik denetimi de gündeme girmiş bulunmaktadır.
Bağımsız denetim, denetlediği kuruma bağlı olmayan bağımsız denetçilerce yapılan denetimdir. Bağımsız denetimin kapsamına mali tablolar denetimi, uygunluk denetimi ve faaliyet denetimi girer.[1]