Daha Az Vergi Ödemenin Yolları Nelerdir?
Daha az vergi ödeme her mükellefin hayalidir…
Daha az vergi ödeme kavramı, vergi hukukukda iki şekilde tanımlanır…
Bunlardan birisi vergi kaçırma, ikincisi ise vergiden kaçınmadır…
Vergi kaçırma nedir?
Vergi kaçırma; vergi kanunlarınca konusu vergiye bağlanmış olayın gerçekleştiği halde, bunu sahtecilik vs usulsüz araçlar kullanarak ödememektir….
Vergi kaçırma yasalarımıza aykırıdır ve çeşitli yaptırımları mevcuttur….
Vergi ödememenin diğer bir yolu ise vergiden kaçınmadır…
Vergiden kaçınma nedir?
Vergiden kaçınma ise, mevzuatın vergiye bağlamakla birlikte yine mevzuatta tanınan bazı düzenlemelerle vergi alacağının kapsamına girmeme durumudur…..
Örneğin ticari kazanç elde eden kişi gelir vergisi mükellefidir…fakat gelir verigisinde belli gelir türleri gelir vergisinin istisnasını oluşuturur….Bu istislar kapsamına girildiğinde, gelir vergisi ödemezsiniz….
Vergi kaçırma kanunlara aykırı bir durum, vergiden kaçınma ise kanunlara aykırı bir durum değildir…
Bu çalışmada vergiden kaçınma konuları üzerinde durulacaktır….
Özellikle son dönemde, gerek bireysel girişimlerin gerekse ortaklaşa kurulan tüzel girişimlerin sayısında geçmiş dönemlere nazaran artışların olduğunu gözlemlemekteyiz. Bu artış beraberinde bazı temel sorunları doğurmaktadır. Bu sorunların başındaysa işletmeler açısından vergi yükü gelmektedir. Peki bu yükü hafifletmenin bir yolu var mı?
Altını kalın çizgilerle çizmek gerekirse vergi kaçırmak ile vergiden kaçınmak kesinlikle farklı sonuçları doğurmaktadır. Vergi kaçırmak, kanunların tamamına veya bir kısmına uymamak anlamına gelirken cezası ise ağır para cezalarından başlayıp hapis cezasına uzanan bir süreci içermektedir.
Vergiden kaçınmak ise, tamamen hukuk kuralları ve vergi kanunları içerisinde kalıp, kanunun uygun maddelerini işletmemiz lehine çevirmektir. Bu yöntem daha çok “verginin planlanması” veya “verginin ertelenmesi” tabirleriyle anlatılabilmektedir.
Bu yazımızda detaya çok girmeden, işletmelerin kanuni çerçeveler içerisinde nasıl daha az vergi ödeyebileceklerini anlatacağım.
Girişimcilerin yararlanabileceği vergi istisnaları neler?
1- Kanunlarca uygulanan muafiyet ve istisnalardan faydalanmak:
Örnek 1: Son dönemlerde en çok bilinen istisna 29 yaş altı genç girişimci istisnasıdır. Girişimci 75.000 TL’ye kadar olan kazancını Gelir Vergisi’nden istisna tutabilmektedir.
Örnek 2: Türkiye’de faaliyeti olmayan şirketlere yapılacak olan yazılım, tasarım, mimarlık hizmetleri kanunda belirtilen şartları taşımak kaydıyla %50 kurumlar vergisinden istisnasıdır.
2- İndirilecek giderlerin tespitini çok iyi yapmak ve Kanunen Kabul edilmeyen giderlerin neler olduğunu belirlemek:
Örnek: Vergiye tabi matrahı bulurken indirilebilecek olan giderler gerek Kurumlar Vergisi Kanunu’nda gerekse Gelir Vergisi Kanunu’nda açıkça belirtilmiştir. Kanunlar nispetinde işin devam ettirilebilmesi için yapılacak giderlerin tespitini doğru yapmak, herhangi bir inceleme esnasında defter ve belgelerde hatalı indirimlerden kaçınmak işletme için önem arz etmektedir.
3- Duran varlıkların yani; işletmede bir yıldan fazla kullanılan ve yıpranmaya, aşınmaya veya kıymetten düşmeye maruz bulunan gayrimenkullerle, alet, edevat, mefruşat, demirbaş ve maddi olmayan duran varlıklar şeklindeki vb. iktisadi değerlerin amortismanlarını azalan bakiyeler (hızlandırılmış amortisman) yöntemine göre ayırmak:
Örnek: 10.000 TL’ye satın alınmış bir elektronik cihazın Amortisman süresinin 5 yıl olduğunu varsayalım.
Azalan bakiyeler yöntemine göre amortisman ayırırsak;
100/5= Yıllık %20 oranına göre
1.Yıl 4.000 TL (%20*2)
2.Yıl 2.400 TL
3.Yıl 1.440 TL
4.Yıl 864 TL
5.Yıl 1.296 TL (Son kalan bedel)
Normal amortisman yöntemine göre amortisman ayırırsak;
100/5= Yıllık %20 oranına göre
1.Yıl 2.000 TL
2.Yıl 2.000 TL
3.Yıl 2.000 TL
4.Yıl 2.000 TL
5.Yıl 2.000 TL
Görüldüğü üzere Azalan bakiyeler yönteminde ilk yılda ayırdığımız tutarla normal amortisman yöntemine göre ayırdığımız tutar arasında iki katı bir fark oluşmaktadır. Bu fark ödeyeceğimiz vergiyi doğal olarak azaltacaktır.
4- Stok maliyeti,fire vb. kalemleri doğru tespit etmek:
Fiyatlar genel düzeyi, kâr hesaplamaları, yönetim stratejileri ve benzeri politikalara göre işletmeler ilk giren ilk çıkar veya ortalama maliyet yöntemlerini seçebilir, firelerini tam hesaplayarak doğru maliyeti bulabilirler. Doğru maliyeti bulmaksa fazladan ödenecek vergiyi dengeleyecektir.
5- Serbest bölge, Teknokent gibi mecralarda bulunmak:
Türkiyenin özellikle yazılım,kodlama,bilişim,robot ve teknoloji alanlarında ivmelenmesi yeni üretim alanlarının ve toplanma bölgelerinin doğmasına neden olmuştur. Bunların başında Teknokentler gelmektedir. Teknokentlerde (kanuna ve uygulama alanlarına göre) gelir vergisi,kurumlar vergisi ve KDV’den bir takım istisnalar olduğunu biliyoruz. Keza serbest bölgelerde de aynı istisnalar yine kanunları uyarınca bulunmaktadır.
6- Kâr/Zarar hesaplamalarının yapılacağı dönemlerde hizmetin ertelenmesi:
Bu yöntem her ne kadar özellikle perakende satış yapanlar, seri toptan satış yapanlar veya sürekli hizmet veren işletmeler için mümkün olmasa da dönemsel olarak uygulayabilecek işletmeler için güzel bir erteleme yöntemi olabilir.
Gelir ve Kurumlar Vergisi mükellefleri için elde ettikleri kâr üzerinden alınan verginin beyannamesi;
- Mayıs ayı (Ocak-Şubat-Mart) dönemi
- Ağustos ayı (Nisan-Mayıs-Haziran) dönemi
- Kasım ayı (Temmuz-Ağustos-Eylül) dönemi
- Şubat ayı (Ekim-Kasım-Aralık) dönemi şeklinde verilmektedir.
Örnek: Mart ayında teslim edilecek mal veya hizmet nisan ayında teslim edilirse muhtemel edilecek kârın vergisi bir sonraki döneme intikal edecektir.
Önemli not: Bu maddede “Vergiyi doğuran olay” , “tahakkuk” , “tahsilat” gibi kanunda özellikle geçen maddeler önem arz etmektedir. Mal veya hizmetin teslim edilmesinden sonra yasal süresinde fatura kesilmelidir.
7- Nakit sermaye artırımı yapmak:
İşletmelerin güçlü sermaye yapısına kavuşmaları, borç almak veya 3.kişilerden kaynak kullanımı yapmak yerine özkaynak kullanımını hedefleyen bu teşvik neticesinde işletmeler vergi yüklerini azaltabilirler.