T.C.
MALİYE BAKANLIĞI
Muhasebat Genel Müdürlüğü |
Sayı : |
90192509-210.06.01-11737 |
28/10/2014 |
Konu : |
Yapı Denetim Hizmet Bedeli |
Bakanlığımıza ulaşan bilgilerden, muhasebe birimlerince yapı denetim kuruluşlarının hizmet bedellerinin ödenmesi sırasında vergi borcu sorgulamasının yapılıp yapılamayacağı hususunda tereddüte düşüldüğü anlaşılmış olup konu hakkında uygulama birliğinin sağlanması açısından aşağıdaki açıklamaların yapılması gerekli görülmüştür.
Bilindiği üzere, 4708 sayılı Yapı Denetimi Hakkında Kanunun 5 inci maddesinin altıncı fıkrasında, yapı denetim hizmet bedeli yapı denetim kuruluşlarının hizmet bedellerinin ödenmesinde kullanılmak üzere yapı sahibince il muhasebe birimlerinde açılacak emanet nitelikli hesaba yatırılacağı, yatırılan tutarların %3’ünün ruhsatı veren idarenin, %3’ünün ise Bakanlık bünyesinde bulunan döner sermaye işletmesinin hesabına aktarılacağı, 05/02/2008 tarihli ve 26778 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan Yapı Denetimi Uygulama Yönetmeliğinin 25 inci maddesinde de Kanun ile öngörülen hizmet bedellerini karşılamak üzere, Bakanlıkça Defterdarlık Muhasebe Müdürlüğü ve Mal Müdürlüklerinde emanet hesaplarının açılacağı, yapı denetim kuruluşunun hizmet bedellerinin, yapı sahibince bu hesaplara yatırılacağı, yapı denetim hizmetine ait her hakediş bedelinin % 3’ünün ruhsatı veren ilgili idarenin ve
% 3’ünün ise Bakanlık bünyesindeki döner sermaye işletmesinin hesabına aktarılacağı, bu hesabın başka maksatlarla kullanılamayacağı, 21/7/1953 tarihli ve 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunda belirtilen borçlar da dâhil olmak üzere haczedilemeyeceği ve tedbir konulamayacağı belirtilmektedir.
Diğer taraftan, Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunun 22/A maddesinde, “4/1/2002 tarihli ve 4734 sayılı Kamu İhale Kanunu kapsamına giren kurumların bu Kanun kapsamında hak sahiplerine yapacakları ödemeler ile kanun, kararname ve diğer mevzuatla nakdi olarak sağlanan Devlet yardımları, teşvikler ve destekler nedeniyle yapılacak ödemelerde ve 2/7/1964 tarihli ve 492 sayılı Harçlar Kanununa ekli tarifelerde yer alan ticaret sicil harçlarından kayıt ve tescil harçları, noter harçlarından senet, mukavelename ve kağıtlardan alınan harçlar, tapu ve kadastro harçlarından tapu işlemlerine ilişkin alınan harçlar, gemi ve liman harçları ile diploma harçları hariç olmak üzere (8) sayılı tarifeye konu harçlar ve trafik harçlarına mevzu işlemler ile 26/5/1981 tarihli ve 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanununda yer alan bina inşaat harcı ve yapı kullanma izin harcına mevzu işlemlerde; Maliye Bakanlığına bağlı tahsil dairelerine vadesi geçmiş borcun bulunmadığına ilişkin belge aranılması zorunluluğu getirmeye, bu kapsama girecek amme alacaklarını tür, tutar ve işlemler itibarıyla topluca veya ayrı ayrı tespit etmeye, zorunluluk getirilen işlemlerde hangi hallerde bu zorunluluğun aranılmayacağını ve maddenin uygulamasına ilişkin usul ve esasları belirlemeye Maliye Bakanlığı yetkilidir.
Takibata selahiyetli tahsil dairesince, bu madde kapsamında getirilen zorunluluğa rağmen borcun olmadığına dair belgeyi aramaksızın işlem tesis eden kurum ve kuruluşlara iki bin Yeni Türk Lirası idari para cezası verilir. İdari para cezası, ilgilisine tebliğ tarihinden itibaren bir ay içinde ödenir. İdari para cezasına karşı tebliğ tarihini takip eden otuz gün içinde idare mahkemesinde dava açılabilir.” hükmü yer almaktadır.
Bu kapsamda, konuyla ilgili olarak Gelir İdaresi Başkanlığı ile yapılan yazışma sonucunda anılan Başkanlıktan alınan 14/08/2014 tarihli ve 21002710-110[3760-12154]-83091 sayılı yazıda, özetle “…4708 sayılı Kanun uyarınca, yapı denetim kuruluşu ile yapı sahibi veya vekili arasında akdedilen hizmet sözleşmesi hükümlerine göre belirlenen yapı denetim kuruluşları hizmet bedelinin, 6183 sayılı Kanunun 22/A maddesinde sayılan ödemelerden olmaması nedeniyle yapı sahibince il muhasebe birimlerinde açılan emanet nitelikli hesaba yatırılan bu bedellerin ilgili yapı denetim kuruluşuna aktarılması sırasında vergi borcu bulunup bulunmadığına dair belge aranılmayacaktır.