Bilindiği üzere faturalardaki yüksek iskontolar veya “0” (sıfır) bedelli mal teslimleri öteden beri KDV açısından sorun teşkil etmektedir.
Bazen incelemelerde faturalardaki iskonto oranı %50’yi aştığında problem çıkabilmektedir. Buna mukabil mali idarenin geçmişte bazı sektörlerde faturada gösterilen %90 küsurluk iskontonun ticari teamüle uygun olduğu ve KDV’ye tabi tutulamayacağı yönünde verilmiş görüşleri olduğu bilinmektedir.
Piyasada;
– Mal fazlası
– Ciro primi,
– Miktar iskontosu,
– Satış primi,
– Hasılat primi,
– Hasılat iskontosu,
– Dönem sonu iskontosu
vb. adlarda çok sayıda “iskonto” uygulandığı müşahade edilmektedir.
Mali idare bu tür faturada satış anında gösterilmeyip sonradan verilen iskontoların/ödemelerin KDV’ye tabi olduğu görüşündedir.
Konuya ilişkin yeni bir muktezayı da sizlerin bilgisine sunuyorum.
İlgi: ../../2009 tarihli dilekçeniz.
İlgi dilekçenizde; satışlarınızı artırmak amacıyla …kampanya yapmayı düşündüğünüzü, şirketiniz tarafından belirlenecek kampanya koşulları çerçevesinde, …larının; …lerin kendilerinden yapacakları belirli oranlardaki alımlarına karşılık aylık bazda (belirli bir dönemde) bedelsiz olarak ürün teslim edecekleri ve şirketinizce, …bedelsiz olarak teslim ettikleri ürün miktarı kadar bedelsiz ürün teslimatı yapılacağı belirtilerek, …bedelsiz olarak teslim edilecek ürünlerin sevk irsaliyesi ve sıfır bedelli fatura düzenlenmek suretiyle katma değer vergisi hesaplanmaksızın belgelendirilmesinin mümkün olup olamayacağı hususlarında tereddüt oluştuğundan başkanlığımız görüşünün sorulduğu anlaşılmaktadır.
Bilindiği üzere; Katma Değer Vergisi Kanunu’nun 25/a maddesinde, teslim ve hizmet işlemlerine ilişkin olarak düzenlenen fatura ve benzeri vesikalarda gösterilen ticari teamüllere uygun miktardaki iskontoların, katma değer vergisi matrahına dahil olmayacağı hükme bağlanmıştır.
Buna göre; malın teslimine ve hizmetin yapılmasına ilişkin olarak düzenlenecek faturalarda, ticari teamüllere uygun olarak ayrıca gösterilen iskontolar, katma değer vergisi matrahına dahil olmayacaktır. Diğer bir anlatımla faturanın düzenlenmesini gerekli kılan işlem ve bu işleme bağlı olarak yapılan iskontonun aynı faturada yer alması şartına bağlı olarak iskonto, katma değer vergisi matrahına dahil edilmeyecektir.
Konuya ilişkin olarak yayımlanan 26 Seri Numaralı Katma Değer Vergisi Genel Tebliği’nin; “Fatura ve Benzeri Belgelerde Ayrıca Gösterilmeyip, Yıl Sonlarında, Belli Bir Dönem Sonunda ya da Belli Bir Ciro Aşıldığında İskontolarda Durum” başlıklı L/2 bölümünde;
“Fatura ve benzeri belgelerde ayrıca gösterilmeyip, yıl sonralarında, belli bir dönem sonunda ya da belli bir ciro aşıldığında (satış primi, hasılat primi, yıl sonu iskontosu gibi adlarla) yapılan ödemeler ise katma değer vergisine tabi olacaktır. Zira, bu tür bir iskonto doğrudan satılan malla ilgili değildir. Burada söz konusu olan iskonto, firmanın yaptığı ek bir çalışmanın ya da çabanın sonucu olarak doğmaktadır. Dolayısıyla yapılan iş ana firmaya karşı verilen bir hizmettir. Çünkü, ana firma ile satıcı firma arasında düzenlenen sözleşmeye göre (yazılı veya sözlü), satıcı firma sözleşmenin hükümlerine uygun olarak belli bir çabayı göstermiştir ki (belli bir hizmeti vermiştir ki) ek ödemeye (iskontoya) hak kazanmıştır.